Cuma, Şubat 01, 2008

Başarı वे Denge

Başarı Ve Denge...
HAluk İlhan....


Geçen akşam Kevin Costner’ın bir filmini seyrettim. “The Guardian”, hani hepimizin heyecanla
seyrettiği fırtınalı denizlerde yardım isteyen gemicilere yardım eden cankurtaranların hayatını anlatıyor.
Rekor sayıda insan kurtaran bir cankurtaranı canlandırıyor Kevin Costner.

Filmi seyrederken evine ilk dönüş yaptığı sahnede içimden dedim ki, bu adamın eşi ile mutlaka
sorunu çıkacak filmde ama filmin sonunda her şey düzelecek.

Sahne aynen tahmin ettiğim gibi oldu, eve geldiğinde eşi evi terk etmek üzereydi, nedeni ise canını
kurtarmaya çalıştığı insanlara ayırdığı zamanı kendisine ayırmamasıydı.

Filmle ilgim alakam bu noktada bitiyor. Gelişmeleri ve sonunu merak ediyorsanız, filmi seyredersiniz.
Benim konuşmak istediğim konu BAŞARI.

İşinizde başarılı olmak için ne yapmalısınız? Bunu kendi kendinize sorduğunuzda çalıştığınız sektör,
pozisyon, işveren gibi faktörlere göre değişebilen bir şey, ancak kendi işiniz de olsa, bir başkasının
yanında ücretli de çalışıyor olsanız, tek bir ortak nokta var, o da ÇALIŞMAK.

Çalışmadığınız sürece başarılı olamazsınız. Kendi işinizse bir gün bile ihmal edemezseniz, boş ver
diyemezsiniz, sizin sorumsuzluğunuz direk olarak sonuca, o sonuçta sizin için çalışan insanları etkiler.
Bugün çok çalıştım, birkaç gün işleri ihmal edebilirim gibi bir düşünceye sahip olma lüksünüz yok.
Çalışmak ve büyümek için çok daha fazla çalışmak zorundasınız.

Peki, özel sektörde fark var mı? Tabi, çalışanını değerlendirebilen, yaptığınız çalışmanın sonuçlarını
alabileceğiniz şirketlerden bahsediyorum. Yoksa, çok çalışıp hakkı yenen veya çalışan ile
çalışmayanın bir tutulduğu şirketlerden bahsetmiyorum. Özel sektör çok zordur, işinizi birkaç kez iyi
yapmanız yeterli değildir, hep iyi olmak zorundasınız, çünkü siz yapmazsanız, yapmak için sıra
bekleyen bir sürü kariyer sahibi rakipleriniz vardır.

O zaman tek şey çalışmak, buraya kadar aynı düşüncede olduğumuzu düşünelim, ancak madalyonun
bir de öbür yüzüne bakalım. Özel hayatınız, sevgiliniz, aileniz, çocuklarınız, arkadaşlarınız??

Bu kadar çok çalışan insan, özel hayatına ne kadar zaman ayırabilir? İkisini dengelemek mümkün
değil mi?

Bence insan olarak zorlandığımız yer burası, ne Amerikalı, ne Avrupalı, ne Türk ne de bir başka ülke
vatandaşı. Bu konuyu çözemiyoruz ve özel yaşamımız da bu bizi en çok zorlayan nedenlerden bir
tanesi. Özel hayatı ve iş hayatı mükemmel demeyeceğim, normal seviyede giden ilişki çevrenize
baktığınız da kaç tane. Görebildiklerimiz de bize yansıtılan, içinin nasıl olduğunu bilmiyoruz.

Özetle, diyeceğim, iş yaşamımızla, özel yaşamımızı dengeleyebildiğimiz zaman bir çok şeyi
aşabileceğimize yürekten inanıyorum. Henüz bu dengeyi kurabilen insan sayısının çok olmadığını
düşünüyorum ama bu artacak. En azından artması en çok dilediğim şeylerden birisi.


Yazar Haluk İlhan'a teşekkürlerimle...